“ON”

on

“Ben ölsem üzülür müsün?”

Duygusal yönü kuvvetli olan annemin başkalarını bu yönden iyi ya da kötü etkileme yöntemleri olduğu gibi, beni etkileme yöntemi olarak yönelttiği soru buydu. İlk sorduğu zamanlar yaşım daha küçüktü ve annesiz bir hayatın ne olabileceğiyle ilgili aklıma kötü durum senaryoları gelmiyordu. Yine de, küçüklüğümde de ölüm fikri bir şekilde beni korkuttuğundan, annem bu soruyu sorduğunda cevabım üzüntülü olurdu. Okumaya devam et

ÖYKÜ: “2.5 GB”

p17d98f5st15qd1tsv1m9c1sbu11uo0_64674.02

“Bu süper bir deneyim olacak,” dedi Faruk heyecanla.

Yolda giderlerken, Mert’in içinde de Faruk’taki kadar bir heyecan vardı. Ancak içindeki sadece heyecan değil, aynı zamanda tedirginlikti. Faruk’un gittikleri yerle ilgili anlattıkları bir yana, bunu deneyimlemek bambaşka bir şey olacaktı.

“Düşünebiliyor musun?” demişti Faruk, “bizim ülkede, Türkiye’de, böyle bir teknolojiyi yakalamışlar!”

Mert de bunu ilk duyduğunda oldukça şaşırmış, böyle bir teknolojinin Türkiye’de var olmasını garip bulmuştu. Hemen ardından garipsediği ikinci şey ise, bu teknolojinin el altından, yani gizlice yürütülmesi olmuştu. Gittikleri yerin sıradan bir hastane veya bir klinik olmaması da bu yüzdendi. Okumaya devam et